Halihazırda çoğu kurum Web 3.0’a hazırlanıyor ve gelişen teknolojilerin bütününü biraraya getirip nasıl iş yapacaklarını araştırıyor. Tabii bu değişim veri depolama için inanılmaz bir ihtiyaç yaratacak. Aynı şekilde bu talep, çevrimiçi ayakizinin de çok hızlı bir şekilde artmasıyla sonuçlanacak.
Meta veri tabanı gerçek dünyayla daha entegre hale geldikçe, kurumsal işletmeler büyük bir zorlukla karşı karşıya kalacak: Sürdürülebilirliğe öncelik verirken dijitalleşmenin bir sonraki aşamasına hazırlanmak.
HEM METAVERSE HEM SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK
Birleşmiş Milletler tarafından yapılan bir tahmine göre ABD’deki tüm elektronik atıkların dörtte birinden azı geri dönüştürülebiliyor. Yani dörtte üçünden fazlası çöpe gidiyor. Metaverse’in bu atık sorununu daha da artırma riski var. Dolayısıyla işletmelerin çevresel atıklara sebebiyet vermeden Metaverse’e nasıl hazırlanabileceği önemli bir tartışma alanı haline geliyor.
Bu paradigma değişimine hazırlanmak için Western Digital Joshua Parker’ın hazırladığı analize göre şirketler şu 5 adımı izleyebilir:
İklim hedeflerini belirlemek
Sürdürülebilirlikle ilgili güven ve şeffaflık merkezli bir kültür oluşturmak hiç olmadığı kadar önemli. Meta veri deposunu geliştirmek için gereken büyük veri depolaması, sürdürülebilirlik hedeflerine darbe vurabilir. Fosil enerjinin yüksek tüketimi, atık üretimi ve karbon emisyonlarının tümü sürdürülebilir artırılmış ve sanal gerçekliğin önündeki gerçek engeller.
Fiziki tesis yatırımlarını yeniden gözden geçirmek
Yüksek veri hacimleri, daha fazla enerji tüketen veri merkezlerinin inşasıyla sonuçlanabilir. Çözüm bulut. Büyük bulut hizmeti sağlayıcıları yenilenebilir enerji kaynaklarına büyük yatırımlar yapıyor. Örneğin Google ver merkezlerini 2030’a kadar tamamen karbon sıfır enerjiyle çalıştırmayı hedefliyor. Microsoft ise aynı sözü 2025’e kadar gerçekleştirme taahhüdü verdi.
Ürünleri ve nasıl üretildiğini incelemek
Birçok işletme, üretim, kullanım ve imha süreçlerinin neden olduğu çevresel etkiyi değerlendirmek için ürün yaşam döngüsü üzerine çalışıyor. Amaç, bir ürünün zaman çizelgesini takip etmek ve tam hesap verilebilirlik ve şeffaflık sağlamak.
Döngüsel bir ekonomi yaratmak
Büyük miktarlarda elektronik atık çöplüklerde son buluyor ve toprağı ve yeraltı suyunu kirleterek gıda tedarik sistemlerini ve su kaynaklarını riske atıyor. Ürünlerin uygun şekilde imha edilmesi, geri dönüşüm programlarının uygulanmasıyla veya tüketicilere eski ürünlerini geri dönüştürme seçeneği sunularak çözülebilir. Şirketler, müşterilerin eski veri depolama cihazlarını geri dönüştürmesine yardımcı olmak için ürün geri alma programlarını benimseyerek, tehlikeli maddelerin işlenmesiyle ilişkili riski azaltabilir ve daha güçlü bir müşteri ilişkisi geliştirebilir..
Tedarikçi ağını eğitmek ve sorumlu tutmak
Yıllık sürdürülebilirlik raporları ayrıca şirketinizin sürdürülebilirlik ilerlemesi hakkında şeffaf olma fırsatı sunuyor ve bu da hesap verebilirliği teşvik ediyor. Ama tedarik zinciri çoğu zaman gözden kaçıyor. Dolayısıyla tedarikçi katılımı, etkili bir sürdürülebilirlik programı için hayati önem taşıyor.
İzmir Tempo sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.