“22 SENE ÖNCE KİMSEDE OLMAYAN İMAJ BENDE VARDI AMA PARAYI KAZANAMADIM”
“Çok çılgın biri olarak görülebilirim ama saha içinde hiçbir zaman çılgın bir hareketim olmadı.” diyen Portekizli eski futbolcu, şu ifadeleri kullandı:
“Çalıştığım teknik direktörlerle konuşursanız hepsi şunu söyler, ‘Abel Xavier çok çalışkandır, çok büyük bir profesyoneldir.’ Profesyonelliği hiç bırakmadım. Bazen kötü oynasam da her zaman elimden geleni yaptım. Yaptığım çılgınlık olarak adlandırılabilecek en büyük şey saçlarımı sarıya boyamamdır. Afrikalılar arasında saçını sarıya boyayan ilk futbolcuydum. Bir tabuyu kırdım. Çünkü o dönemde Afrikalılar arasında bu hoş karşılanmıyordu. Bu bir çılgınlık olarak adlandırılabilir ama bir insanı giydiği giysilerden ya da saçının renginden yargılamamak gerekir. Kafanızın içindekiler önemlidir. Ben de tüm insanlara böyle bakıyorum. Artık futbolcularla hem sportif hem de imaj haklarıyla ilgili kontrat yapılıyor. Futbolcular imaj haklarından da para kazanıyorlar. 22 sene önce kimsede olmayan imaj bende vardı ama parayı kazanamadım. (Gülerek)”
“GALATASARAY’IN TEKNİK DİREKTÖRÜ OLMAYI ÇOK İSTERİM”
Son olarak Mozambik Milli Takımı’nda teknik direktörlük yaptığını belirten Abel Xavier, en büyük hedeflerinden birinin Galatasaray’da teknik direktörlük yapmak olduğunu söyledi.
Salgında ailesine zaman ayırmak için teknik direktörlüğe ara verdiğini ancak yeniden futbola dönmek için görüşmelere başladığını aktaran Xavier, “Kariyerime baktığınızda PSV, Galatasaray, Benfica, Roma, Liverpool gibi çok önemli takımlarda da oynadım. Bu tecrübelerimi teknik direktör olarak aktarmak istiyorum. Türkiye’de çalışmak en büyük isteklerimden biri. Galatasaray’ın teknik direktörü olmayı çok isterim. Fenerbahçe ve Beşiktaş’ı Portekizli teknik direktörler çalıştırdı, umarım ben de Galatasaray’ı çalıştırırım.” değerlendirmesinde bulundu.
Galatasaray taraftarıyla arasında çok farklı bir bağ bulunduğunun altını çizen Portekizli futbol adamı, “İnsanlar bana karşı çok samimi, çok cana yakınlardı. Bu da beni etkileyen nedenlerden biriydi. Bana sadece bir oyuncu gibi yaklaşmadılar, beni çok seviyorlardı. Gördüğüm bu saf sevgi beni çok etkiledi. O yüzden ‘Türkiye benim ikinci evim’ diyorum. Garanti veriyorum, bir gün ikinci evime kesinlikle döneceğim.” şeklinde konuştu.
“LİVERPOOL’LA ALİ SAMİ YEN’E ÇIKTIĞIMDA ‘UMARIM BİR GÜN GALATASARAY’DA OYNARIM’ DEDİM”
“Galatasaray’da en unutamadığım şey tutku.” sözlerini kullanan Abel Xavier, şöyle konuştu:
“Liverpool’da oynadığım dönemde Şampiyonlar Ligi grubumuzda Galatasaray da vardı. Barcelona ve Roma’nın da olduğu çok zorlu bir gruptu. Galatasaray’ın eski stadı Ali Sami Yen’de maça çıkmıştık, ısınırken tribünlerde ‘Welcome to Hell’ pankartını gördüm. Çok etkileyici ve boğucu bir ortam vardı. Taraftarlar çok ateşliydi. Maça başladık, devre arası skor 0-0’dı. Kafama bir havlu geçirdiğimde kendime şunu söyledim, ‘Umarım bir gün ben de Galatasaray için oynarım.’ Taraftarların çıkardığı sesler, verdiği destek inanılmazdı. Liverpool’la Ali Sami Yen’e çıktığımda ‘Umarım bir gün Galatasaray’da oynarım.’ dedim. Galatasaray’da oynama isteğim bir sene sonra gerçek oldu. Fatih Terim daha önce Milan ve Fiorentina’da birlikte çalıştığı Rui Costa ve beni istiyordu. Liverpool’dan kiralık geldim. Atatürk Havalimanı’ndaki coşkulu karşılamayı, Fenerbahçe derbisini unutamıyorum.”
İzmir Tempo sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.